TP Türkiye Petrolleri’nde Adalet Arayışındaki Çalışanların Sesine Kulak Verin !

Zülfikarlar Grubu, TP Türkiye Petrolleri’nde Yaşanan İşten Çıkarmalar ve Hukuki Süreç: Adalet Arayışındaki Çalışanların Sesine Kulak Verin

Önceki haberlerimizin ardından bize ulaşan bilgi ve belgeler, Zülfikarlar Grubu’nda yaşanan işten çıkarma süreçlerine dair ciddi soru işaretlerini gündeme taşımaktadır.

Edinilen veriler, çok sayıda çalışanın iş güvenliği ilkeleri ve yasal prosedürler göz ardı edilerek işten çıkarıldığına işaret etmektedir.

Yaşananlar, öncelikle bir “insan hikayesi“dir. Ailelerin geçim kaynağı, bireylerin mesleki itibarı ve gelecek güvencesi üzerinde derin etkiler bırakan bu süreç, yalnızca hukuki bir boyuta değil, aynı zamanda toplumsal ve insani bir boyuta da sahiptir.

“İddia”dan “Somut Veriye” Ulaşan Süreç

İlk başvurularda kaynakların kimliklerinin korunması talebi nedeniyle haber dilinde “iddia” ifadesi kullanılmıştı. Ancak, süreç içinde konuya dair kamuoyunun bilgilenme hakkını güçlendirecek somut belge, ve mağdur ifadeleri elimize ulaşmıştır. Bu noktada, artık söz konusu iddialar, yerini belgelenmiş gerçeklere ve yargı süreçlerine bırakmıştır.

Yasal Dayanak ve Uygulamadaki Çelişkiler

İşten Çıkarma gerekçesi olarak Elimize ulaşan işten çıkarma bildirimlerinde, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesi (İşçi sayısının azaltılması) gerekçe gösterilmektedir. Yazılı bildirimlerde, “iş sözleşmesinin feshin son çare olması ilkesi gözetilerek” feshedildiği ifade edilmektedir.

Dün ki Haberimizde açıklama yapan Petrolpiyasasi.com Hukuk Danışmanı Avukat Ali Topçu‘nun aktardığına göre, bu maddenin geçerli olabilmesi için aranan yasal şartların (örneğin, 30 günlük önel / bildirim süresinin tanınması gibi) yerine getirilmediği Bu durum, işten çıkarmaların hukuki dayanağını tartışmalı hale getirmektedir.

Zorunluluk (Son Çare İlkesi): İşçi çıkarmanın, şirketin varlığını sürdürebilmesi için kaçınılmaz ve son çare olması gerekir. İşveren, fesih dışında tüm alternatifleri (ücretsiz izin, kısa çalışma ödeneği, ücretlerde geçici indirim, işçiyi başka bir bölüme kaydırma vb.) denediğini veya bunların mümkün olmadığını ispatlamak zorundadır.

Çalışanların ve Ailelerinin Sesini Duyurmaya Devam Edeceğiz

Amacımız, bu süreçte sesini duyuramayan çalışanların, ailelerinin ve hukuki süreçten etkilenen tüm tarafların yaşadığı mağduriyetleri, insani bir perspektifle ancak belgeler ve hukuki gerçekler ışığında kamuoyuna aktarmaktır. Bu, bir “işten çıkarma” değil, “hayatlarla oynama“nın ötesine geçmiş bir toplumsal adalet meselesidir.

Veri ve İşbirliği Çağrısı

Konuya dair şeffaflığın sağlanması ve adaletin tecelli etmesi için, bu süreçten mağdur olan tüm çalışanları, elinizdeki belgeleri (işten çıkarma yazıları, yargı kararları, yazışmalar), dava dosya numaralarını ve -izin verdiğiniz ölçüde- yaşadığınız mağduriyet hikayelerinizi bizimle güvenli bir şekilde paylaşmaya davet ediyoruz.

Temel bir insan hakkı olan adalet arayışında, tarafsız bir haber mecrası olmanın yanı sıra, toplum vicdanının da bir sesi olma sorumluluğumuzun bilincindeyiz.

Sessiz kalmayacağız. Sizin sesiniz olmaya devam edeceğiz.